19 Şubat 2011 Cumartesi

shoot me down



Hiç bir şarkıyı içinizden söyleyerek uyandığınız oldu mu? Şarkının sözlerini söylerken uyanıp elinizi -gözünüzü bile açmadan daha- i pod'unuza attığınız zamanlar var mı? içinizde bir kişiyle daha uyandığınız sabahlar? o şarkıyı ikinizin şarkısı ilan ettiğiniz oldu mu hiç?

Bu sabah öyle uyandım, içimde bir kişiyle, kendisi ölü. Hiç çocuğu olmadı, ben tektim o yüzden. Yaşadığı sürece bunun bütün nimetlerinden yararlandım. İlk içkimi onunla içtim. Karısı terkettiği günden itibaren ki bu benim 16 yaşıma denk gelir geceleri tek dans partneri bendim. Okuduğum kitaplardan, çaldığım enstrumanın arşesine kadar herşeyi düşünür, en sevdiğim parfümü bilir, en ufak hareketimi bile kaçırmazdı. Okuldan mezun olurken bestelediğim eser çalındıktan sonra ayağa fırlayıp kocaman sesiyle "BRAVO" diye bağırıp herkesi korkutan yine o'ydu.

Ergenliğime dokunabilen bir tek o oldu. Asla güzel bir kız olmadım o yaşlarda. Güzelliğin ve estetiğin bambaşka bir bakışla ilgisi olduğuna beni ikna eden insandı. Baktığım aynaları değiştirdi. Giyimimle dalga geçmeyen, arıza yanlarımı daha çok seven ve o zamanlar için en önemlisi konuşabildiğim tek insandı. Beni bir yere getirdi ve o getirdiği yerle hep gurur duydum. Eğer o olmasaydı evden kaçıp İzmir'e yerleşemezdim. O olmasaydı büyüyemezdim. O olmasaydı beni kendimden koruyacak kimse yoktu. Bugün özgüvenim varsa onun harika bir ebeveyn olmasından dolayıdır.

Çok güzel ıslık çalardı, eline aldığı her şeyi çalardı ya. Müzisyen olmamın tek sebebiydi. O kocaman bir devdi. Kalbi kalbimin üzerineydi.


Nick Cave dinler miydi hatırlamıyorum ama, bence severdi.

Artık hiç rüyamda görmüyorum onu. Öleli 14 sene oldu. Ama böyle sabahlarda içimde onunla uyanıyorum hep ıslıkla bir şarkı çalıyor. Bu sabah Nick Cave'den shoot me down ile uyandık. Hala ağlamamın sebebi onun kadar hiç kimseyi özlemediğimden ve 36 yaşında hala ona çok ihtiyaç duyuyor olmamdandır.

Boyu tanıdığım en uzun insandı. Annemin kardeşi, babamın en yakın arkadaşıydı. Bizimkilerle en büyük kavgasını benim için verdi. "Bırakın" dedi "ona hiç bir şey olmaz bu hayatta! Siz sadece nefes almasına izin verin!"
Beni, o zaman yaşadığım şehirden yanına yetişene kadar yoğun bakımda son nefesini tutarak bekledi.

O günden sonra ben pek ısınamadım hayata.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder